Ekonomi

Hindistan Merkez Bankası küresel riskler karşısında makro istikrara odaklanıyor

New York Fed Merkez Bankacılığı Seminerinde yakın zamanda yaptığı bir konuşmada, Hindistan Merkez Bankası (RBI) Başkan Yardımcısı Michael Patra, artan küresel belirsizliklere karşı stratejik bir savunma olarak Hindistan’ın makroekonomik temellerini güçlendirmenin önemini vurguladı. Patra, Hindistan’ın mal ihracatı ve ithalatının jeopolitik riskin arttığı dönemlerde zarar gördüğünü belirtti.

Patra’ya göre, RBI proaktif olarak döviz rezervlerini artırıyor ve bu rezervler şu anda ülkenin dış borcunu, tüm borç servis ihtiyaçlarını karşılıyor ve neredeyse 12 aylık ithalat maliyetine eşdeğer. Bu yaklaşım, merkez bankasının ülkenin ekonomik direncini güçlendirme stratejisinin bir parçası.

Başkan yardımcısı, Hindistan ekonomisi için iyimser bir görünüm sunarak, 2024/25 mali yılı için %7,2 ve bir sonraki yıl için yaklaşık %7 oranında reel GSYİH büyümesi tahmin etti. Patra, bu dönemlerden sonra %8’lik bir büyüme trendine geri dönüş potansiyeli öngördü.

Ancak, Hindistan’da enflasyon bir zorluk teşkil ediyor; Temmuz ve Ağustos aylarında RBI’nin %4’lük hedefinin altına düştükten sonra Eylül ayında tekrar bu hedefin üzerine çıktı. Enflasyondaki artış, bazı gıda ürünlerindeki fiyat artışlarına ve yıllık ölçümlerde ortaya çıkan olumsuz baz etkilerine atfediliyor.

Patra, merkez bankasının bu enflasyonist baskıların Ekim ve Kasım aylarında devam etmesini beklediğini, ancak Aralık 2024’ten itibaren ve 2025/26 mali yılında hedefle uyumlu hale geleceğini belirtti.

Başkan yardımcısı ayrıca, belirsizliğin daha yavaş ekonomik büyümeyle birlikte daha yüksek enflasyona yol açtığı senaryolarda para politikasının karşılaştığı ikilemden de bahsetti. Bu durum, enflasyonu kontrol altına almak için politikaları sıkılaştırmak mı yoksa büyümeyi teşvik etmek için gevşetmek mi gerektiği konusunda bir ikilem yaratıyor.

RBI, faiz oranlarını art arda on toplantıda değiştirmeden sabit tuttu. Ancak, merkez bankasının para politikası ayarlamalarının bir parçası olarak, potansiyel olarak 2025’in başlarında faiz oranlarını düşürmeye başlayabileceğine dair bir beklenti var.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu